Mevcut ekonomik sistemin doğaya ve insana verdiği zararlar nedeniyle sürdürülebilir olmadığı artık bilim insanları tarafından olduğu kadar halk tarafından da kabul ediliyor. Alternatif ekonomik model arayışlarının başlamasıyla birlikte adını sıkça duyduğumuz “türetim ekonomisi” ise geleceğin umut vadeden ekonomik sistemi olarak görülüyor.

Üretici ve türetici

arasındaki ilişki

Türetim ekonomisi içerisinde tüketici yerine türetici bulunduran yeni bir ekonomik sistem. Yani pazara çıktık, aldığımız ürünlerin ekolojik ve yerli olmasına dikkat ettiğimizde türetim ekonomisine katkı yapmış oluyoruz. Bu sistemde, üreticiler, ürünlerini insana ve doğaya zarar vermeyecek şekilde üretiyor ve tedarik zincirlerini aynı sistem içinde derinleştiriyor ve ekolojik geri dönüşümü gerçekleştiriyorlar. Kısaca; türetim ekonomisi üretici ile türeticiler arasındaki iletişimi kuvvetlendirerek, türeticinin doğrudan üretici ile etkileşimini arttırıyor, aracıları ortadan kaldırıyor ve bir topluluk olmalarını sağlıyor.

Doğadan aldığınızı

tekrar doğaya veriyor

Türetici olarak satın aldığınız doğru ürünlerle üreticileri destekleyebilir, insanların ve doğanın sürdürülebilirliği için bir vatandaş olarak sorumluluğu üstlenebiliriz. Böylece doğadan aldığınızı doğaya geri kazandırabiliriz..

Onurlu bir yaşam için

Ekonominin dönüşmesiyle birlikte kar amacının ön planda olmadığı, insanların onurlu bir yaşam sürdürmek için geçimlerini vicdani yollardan kazandıkları bir sistem yaratılmalıdır. Önemli olan insanların içindeki potansiyeli ortaya çıkartmak, topluma ve doğaya faydalı bir birey olarak, toplum için doğa için üretim yaparak hizmet sağlamak, geçim sağlamak. Buna sürdürülebilirlik diyoruz.

Yüksek kar elde etmeye dayanan ve beraberinde pek çok problemi de getiren tüketim ekonomisine karşı TÜRETİM ekonomisi ile iyiliğe kapı açabiliriz. Altın kural der ki: “İyilik kendine yapılmasını istemediğini başka insanlara ve doğaya yapmamaktır.” Bu altın kural ile iyileştirici ve dönüştürücü bir ekonomik düzen imkansız değil.

Doğaya faydası olan

şirketlerin söz hakkı

Türetim ekonomisinde yalnızca doğaya ve insana faydası olan, dünyadaki iyiliği artırmak için çalışan şirketlerin söz hakkı var. Çünkü bir geleceğimiz olacaksa ekonomi herhangi bir bireye veya en ufak bir canlıya bile zarar vermeme gayreti içinde olmalıdır

Türetim Ekonomisi

Derneği Çalışıyor

Yalnızca türetim ekonomisi üzerine çalışmalar yürüten sivil toplum örgütleri de yok değil. Türetim Ekonomisi Derneği Aralık 2015’te, ekolojik ve sosyal açıdan adil iş modellerinin toplumsal yararlarıyla ilgili bilinç yaratmak; araştırmalar yürütmek ve toplumu türetim ekonomisinin çevre ve sürdürülebilir bir toplum inşası üzerindeki olumlu etkileri hakkında eğitmek amacıyla kurulmuştur. Bir dönem TEMA’nın da başkanlığını yapan Dr. Uygar Özesmi tarafından kurulan ve kurulduğu günden beri Türkiye’nin farklı bölgelerinde yer alan, ekolojik ve sosyal açıdan adil üreticiler ile türeticiler arasında doğrudan bir ilişki kurmak ve sürdürülebilir, döngüsel ve adil bir ekonominin tesisi için çeşitli faaliyetler yürütüyor. Derneği kutluyoruz.

Alışveriş yaparken ekonomiyi yönlendirmek böyle bir şey. Bizler bilinçli olarak denetimimizi yaptığımızda sorunlar daha kolay çözülecektir. Hoşça kalın.