Bakan Tunç: Yeni düzenlemeyle cezasızlık algısı ortadan kaldırılacak

Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, bugün TBMM Adalet Komisyonu'nda kabul edilen infaz düzenlemesine ilişkin, "Yeni düzenlemeyle toplumumuzda oluşturulmaya çalışılan cezasızlık algısı ortadan kaldırılacak. Hükümlüler, aldıkları ceza 2 yılın altında olsa dahi koşullu salıverilme tarihine kadarki süresinin en az 10'da 1'ini ceza infaz kurumunda geçirdikten sonra denetimli serbestliğe ayrılabilecek. Böylece cezanın caydırıcılığı güçlendirilecek ve cezanın infazı amaca uygun bir şekilde gerçekleşmiş olacak" dedi.

Bakan Tunç, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, "TBMM Adalet Komisyonunda bugün kabul edilen ve kamuoyunda 10'uncu Yargı Paketi olarak bilinen "Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi'nin hayırlı olmasını diliyorum. Türkiye Yüzyılı Yargı Reformu Strateji Belgemizde yer alan hedeflerimiz doğrultusunda hazırlanan ilk yargı paketi olan kanun teklifi, hem infaz sistemini hem de toplumsal hayatımızı ilgilendiren birçok başlıkta değişiklik içeriyor. 10 farklı kanunda değişiklik öngören teklif, 30 maddeden oluşuyor. Kanun teklifinin TBMM Adalet Komisyonunda kabul edilme sürecinde emeği ve katkısı bulunan tüm milletvekillerimize teşekkür ediyorum. 10'uncu yargı paketiyle denetimli serbestlikte yeni dönem başlıyor. Yeni düzenlemeyle toplumumuzda oluşturulmaya çalışılan cezasızlık algısı ortadan kaldırılacak. Hükümlüler, aldıkları ceza 2 yılın altında olsa dahi koşullu salıverilme tarihine kadarki süresinin en az 10'da 1'ini ceza infaz kurumunda geçirdikten sonra denetimli serbestliğe ayrılabilecek. Böylece cezanın caydırıcılığı güçlendirilecek ve cezanın infazı amaca uygun bir şekilde gerçekleşmiş olacak" dedi.

'ÖZEL İNFAZ USULLERİNİN KAPSAMI GENİŞLETİLECEK'

Bakan Tunç, 10'uncu Yargı Paketiyle suçla etkin mücadele sağlanırken, suçlunun rehabilite edilmesi için de önemli adımlar atılacağını belirterek, "Hakkında ikinci defa tekerrür hükümleri uygulanmasına karar verilen mahkumların; dış dünyaya uyum sağlamaları, rehabilite edilerek yeniden suç işlemelerinin önlenmesi ve topluma kazandırılması amacıyla koşullu salıverilebilmelerine imkan tanınacak. Hakkında ikinci defa tekerrür hükümleri uygulananlar, süreli hapis cezasının 4'te 3'ünü iyi halli olarak infaz etmeleri durumunda koşullu salıverilmeden yararlanabilecek. 10'uncu Yargı Paketiyle özel infaz usullerinin kapsamı genişletilecek. Hafta sonu veya geceleyin infaz usulünün kapsamı; kasten işlenen suçlarda 1 yıl 6 aydan 3 yıla, taksirle öldürme suçu hariç taksirle işlenen suçlarda 3 yıldan 5 yıla çıkarılacak. Konutta infaz usulünün kapsamı ise; kadın, çocuk veya 65 yaşını bitirmiş kişiler bakımından 1 yıldan 3 yıla, 70 yaşını bitirmiş kişiler bakımından 2 yıldan 4 yıla, 75 yaşını bitirmiş kişiler bakımından 4 yıldan 5 yıla çıkarılacak. 80 yaşını bitirmiş kişiler bakımından ise 6 yıla kadar hapis cezasının konutta infazına karar verilebilmesine imkan tanınacak. Ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına mahkum olanlar hariç olmak üzere, hapis cezasına mahkum olanlardan, ağır bir hastalık veya engellilik nedeniyle ceza infaz kurumu koşullarında hayatını yalnız idame ettiremeyeceği tespit edilen ve toplum güvenliği bakımından ağır ve somut tehlike oluşturmayacağı değerlendirilenlerin cezasının konutunda çektirilmesine karar verilebilecek. Ayrıca 3 yıl yerine, 5 yıl veya daha az hapis cezası alan doğum yapmış kadın hükümlülerin, cezalarını konutunda çekmelerine imkan tanınacak" ifadelerini kullandı.

'TRAFİK DÜZENİNİ BOZAN EYLEMLERLE DAHA ETKİN MÜCADELE EDECEĞİZ'

10'uncu Yargı Paketiyle çocuk hükümlüler için ceza infaz sisteminde değişiklik yapılacağına dikkat çeken Tunç, "Çocuk hükümlülerin çocuk kapalı ceza infaz kurumundan çocuk eğitimevine ayrılmalarına, yapılan iyi hal değerlendirmesi sonucunda karar verilecek. Kasıtlı suçlardan toplam 3 yıl veya daha az hapis cezasına mahkum olanlar ile taksirli suçlardan toplam 5 yıl veya daha az süreyle hapis cezasına mahkum olan çocuk hükümlüler hakkında verilen cezalar doğrudan çocuk eğitim evlerinde yerine getirilecek. 10'uncu Yargı Paketinde yapılacak düzenlemelerle trafik düzenini bozan eylemlerle daha etkin mücadele edeceğiz. Trafikte yol kesme müstakil suç olarak düzenlenecek. Hukuka aykırı bir davranışla kara ulaşım aracının hareket etmesini engelleyen, bu aracı hareket halindeyken durduran veya gitmekte olduğu yerden başka yere götüren kişi, 1 yıldan 3 yıla kadar hapis cezasıyla cezalandırılacak. Trafik güvenliğini tehlikeye sokanlara yönelik cezalar artırılacak. Bu kapsamda; kara, deniz, hava veya demir yolu ulaşım araçlarını kişilerin hayat, sağlık veya malvarlığı açısından tehlikeli olabilecek şekilde sevk ve idare edenlere verilecek hapis cezasının alt sınırı artırılarak; ceza 4 aydan 2 yıla kadar hapis olarak belirlenecek. Alkol veya uyuşturucu madde etkisiyle ya da başka bir nedenle emniyetli bir şekilde araç sevk ve idare edemeyecek halde olmasına rağmen araç kullananlara uygulanacak hapis cezasının alt sınırı 3 aydan 6 aya yükseltilerek; ceza 6 aydan 2 yıla kadar hapis olarak belirlenecek" değerlendirmesinde bulundu.

'SEVİNÇLİ GÜNLERİMİZİ ÜZÜNTÜYE DÖNÜŞTÜRENLERLE MÜCADELEMİZ SÜRECEK'

10'uncu Yargı Paketiyle yapılacak düzenleme kapsamında "kurusıkı" olarak bilinen ses ve gaz fişeği atabilen silahların da "genel güvenliğin kasten tehlikeye sokulması" suçunun kapsamına alınacağını belirten Tunç, "Düğünler başta olmak üzere sevinçli günlerimizi üzüntüye dönüştürenlerle mücadelemizi kararlılıkla sürdüreceğiz. Meskun mahalde ses ve gaz fişeği atabilenler dahil silahla ateş eden veya patlayıcı madde kullananların cezası artırılarak ceza 1 yıldan 5 yıla kadar hapis olarak belirlenecek. Bu suçun düğün, nişan ve asker uğurlaması gibi kişilerin toplu olarak bulundukları yerlerde işlenmesi halinde verilecek ceza, yarısından bir katına kadar artırılacak. 10'uncu Yargı Paketi kapsamında yapılacak düzenlemeyle vücut dokunulmazlığına yönelik işlenen kasten yaralama suçlarının hapis cezası sürelerinde artış yapılacak. Kasten yaralama suçlarında hapis cezaları yüzde 50 oranında artırılacak. Tehdit suçuyla etkin mücadele sağlanacak. Basit tehdit suçunda cezanın alt sınırı 2 ay olacak. Tehdit suçunun; silahla, kişinin kendisini tanınmayacak bir hale koyması suretiyle, birden fazla kişi tarafından birlikte, suç örgütlerinin oluşturdukları korkutucu güçten yararlanılarak işlenmesi halinde verilecek cezasının üst sınırı 5 yıldan 7 yıla çıkarılacak. Suça teşebbüs halinde faile ağırlaştırılmış müebbet ve müebbet hapis cezaları yerine verilecek süreli hapis cezasının alt ve üst sınırı artırılacak" ifadelerini kullandı.

'24 SAAT İÇİNDE ERİŞİM ENGELİ VERİLEBİLECEK'

Bakan Tunç ayrıca İnternet Ortamında Yapılan Yayınların Düzenlenmesi ve Bu Yayınlar Yoluyla İşlenen Suçlarla Mücadele Edilmesi Hakkında Kanunda düzenlemeler yapılacağını vurgulayarak, "İnternet ortamında kişilerin şeref ve itibarına yönelik yapılan saldırılarda kişilere bu saldırıyı engellemeye yönelik imkan tanınmaktadır. Yayın içeriği nedeniyle kişilik haklarının ihlal edildiğini iddia eden kişiler, içeriğin çıkarılması ve/veya erişimin engellenmesi amacıyla sulh ceza hakimliğine başvurabilecek. Sulh ceza hakimliğince, ayrıntılı bir inceleme yapılmasına gerek olmaksızın ihlalin ilk bakışta anlaşılabildiği hallerde 24 saat içinde içeriğin çıkarılması ve/veya erişimin engellenmesi kararı verilebilecek, aksi takdirde başvuru reddedilecek. Sulh ceza hakimliklerince verilen kararlara karşı itiraz yoluna gidilebilecek ve kararına itiraz edilen hakim veya itirazı incelemeye yetkili merci gerekli görmesi halinde tarafları dinleyebilecek. Dijital mecralarda yapılacak tüm bu düzenlemelerin amacı kişilik haklarının bu alanda da daha etkin şekilde korunmasıdır. 10'uncu Yargı Paketi kapsamında Noterlik Kanununda disiplin hükümleri yeniden düzenleniyor. Disiplin yaptırımları, hukuki belirlilik ve öngörülebilirlik ilkeleri çerçevesinde açık ve net şekilde tanımlanacak. TBMM Adalet Komisyonundan geçen 10'uncu Yargı Paketinin, TBMM Genel Kurulu'nda da milletvekillerimizin güçlü desteğiyle kabul edileceğine yürekten inanıyorum. Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan'ın liderliğinde, hukukun üstünlüğünü esas alan, gecikmeyen ve öngörülebilir bir adalet sistemi vizyonuyla çalışmalarımızı kararlılıkla sürdüreceğiz. Vatandaşlarımızın adalete olan güvenini en üst noktaya taşıyacak, Türkiye Yüzyılı'nı "Adaletin Yüzyılı" yapacağız" açıklamasında bulundu.