Gençlerde inanç krizi patlak verdi! Tüyler ürperten harita ortada!

Gençlerde inanç krizi patlak verdi! Tüyler ürperten harita ortada!
 İnternet Editörü
Son yıllarda özellikle üniversite gençliği arasında ateizm, deizm ve agnostizm gibi inanç yaklaşımlarına yönelik ilgi dikkat çekici şekilde artmış durumda! Gençler kendi aralarında bu inanışlar hakkında konuşuyor

Ateizm, Allah’ın veya herhangi bir ilahi gücün varlığını reddetme inancıdır. Deizm, Allah’ın evreni yarattığını, ama sonrasında müdahale etmediğini savunan görüştür. Agnostisizm ise Allah’ın var olup olmadığının bilinemeyeceğini savunan düşüncedir. Son yıllarda Ateizm, Deizm ve Agnostizm gibi inanç sistemlerine yönelik ilgi, özellikle genç kuşaklar arasında dikkat çekici bir şekilde artış gösteriyor. Geleneksel dini anlayışlardan uzaklaşan bazı gençler, alternatif düşünce biçimlerine yöneliyor ve bu konular dijital platformlarda yoğun şekilde tartışılıyor. Uzmanlar, bu eğilimin arkasında sosyolojik, kültürel ve teknolojik birçok faktörün bulunduğuna dikkat çekiyor. Bilgiye ulaşmanın kolaylaşması, sosyal medyada farklı görüşlerin rahatça paylaşılabilmesi ve gençlerin daha sorgulayıcı bir tutum sergilemesi, farklı yönelimi besleyen başlıca etkenler arasında yer alıyor. Ayrıca araştırmalara göre, bu değişim sadece inanç sistemlerini değil, bireylerin kimlik ve aidiyet anlayışlarını da etkiliyor. Eğitim sistemi ve aile yapısının inanış dönüşümüne hazırlıksız yakalandığı, gençlerle sağlıklı iletişim kurulamamasının ise inançsal kopuşları hızlandırdığı ifade ediliyor. Söz konusu eğilim, toplumsal yapının geleceğine dair yeni tartışmaları da beraberinde getiriyor. Uzmanlar, bu konuda açık iletişim ve baskıdan uzak bir yaklaşımın önemine vurgu yapıyor.

s-d3ae02a81c660718b7fe3180a3abf072b06e316f-001.jpg

BATI VE MEDYANIN ETKİSİ VAR!

Konuyla ilgili açıklamalarda bulunan Araştırmacı-Yazar Melikşah Sezen, Ateizm, Deizm ve Agnostizmin nasıl ortaya çıktığı hakkında bilgi verdi. Sezen, “Bu anlayışların geçmişi insanlık tarihi kadar eski. Bu inanışlar günümüzde daha çok yaygınmış gibi görünse de aslında sürekli suret değiştiriyor. Ama Ateizm, Deizm ve Agnostizm hakkında yetkin bir şekilde konuşacak kişiler o kadar yaygın değil. İşin psikolojik, sosyolojik boyutu var. Ayrıca medya ve Avrupa’yla temasımızın tesiri de var. Mesela Batı’nın kendi içerisinde geçirdiği bir Aydınlanma süreci bulunuyor. Batı bilimsel çalışmalara verdiği ağırlığından sonra keşif ve icatlarla beraber dedi ki; “İnsana, doğaya dair her ne keşfedersek İncil onunla çarpışmaya başlıyor.” Dolayısıyla Batı dünyasındaki düşünürler, “İncil bize dış hakikati söylemek için gelmedi. Onun getirdiği ahlaktır, güzel öğütlerdir. Tarihle, bilimle ilgili değildir” dedi. O yüzden Batı’ya göre, İncil’deki öğütler yaşanmamıştır ama sözlerinde bir hakikat ve anlam güzelliği vardır. Bu yüzden kutuplaşmalar oldu. Bunların içinde olan bir kesim de “Tanrı öldü” diyerek Ateizm, Deizm ve Agnostizmin yaygınlaşmasına neden oldu” şeklinde anlattı.

29ebc12d-5b35-4fda-8c54-31bcc141e927.jpg

DİN VE İLİMLERİ GÜVENİLİR KAYNAKLAR ANLATMALI!

Müslümanların Batı gibi bu sıkıntıları yaşamaması gerektiğini belirten Sezen, çünkü İncil’e beşer el değmesinden dolayı Hristiyanların başka anlayışlar çıkardığına dikkat çekti. Melikşah Sezen, “İncil’e insan eliyle müdahale olduğu için bir kısım gerçeklikle örtüşmeyen bilgiler var. Ama Kur’an-ı Kerim Allah’tan geldiği için hakikatle örtüşmeyen yerleri olduğunu söylemek mümkün değil. Ancak bugün bazı gençler astrolojiyi, dünyayı, kuantum fiziğini bilmediğinden dijital dünyadaki yeterli olmayan kaynakların konuşmasından tatmin olmayabiliyor. Dini yoldaki yetkinliğini gerçek anlamda sağlayamayan kişileri de ahiretlerini emanet edecek bir adam olarak görmüyor. Aslında bu ilimler arasında bilgi verebilecek bir müessese veya şahıs edinebilmeliyiz” ifadelerini kullandı.

d090c487-2b7a-43f5-833a-356fc66c5f9d.jpg

Modernleşme denilen sürecin, ‘sen tek başına bir değersin, başkasına ihtiyacın yok’ düşüncesiyle yaygınlaşmasından yakınan Sezen sözlerine son olarak şunları ekledi: “Bu doğrultuda aileler de çocuklarının gördüğü veya okuduğu içeriklerden dolayı, ‘acaba evladım Ateist veya Agnostik mi’ diye endişeye kapılabiliyorlar. Çocuğunuzun okuduğu kitaplara veremeyeceğiniz cevaplarınız olduğunu biliyorsanız aslında en çok da kendi yetersizliğinizden endişe etmiş oluyorsunuz. Bu noktada güzel örnek olabilecek, donanımlı ve eğitimli kişilere çocuğunuzu yönlendirebilirsiniz. Ümmetin örnek gördüğü Gazali, İmam Maturidi gibi önemli adamlar da var. Bu tür kaynaklarla gençlerin buluşturulmasına vesile olunabilir.” -Tuba KAYA

a2415d9f-65bb-481e-8dd4-4c9ec746fcf4.jpg