Destanı Yazanların Dilinden 15 Temmuz! Hepsi 'Vatan Sağolsun' Dedi!
15 Temmuz 2016. Saatler gece yarısına yaklaşırken Türkiye, tarihinin en karanlık gecelerinden birine uyandı. Ancak bu karanlık, milletin cesaretiyle aydınlandı. FETÖ’nün hain darbe girişimine karşı bedenlerini siper eden yüzlerce vatandaş, o gece şehit düştü, yüzlercesi ise gazi oldu. O anlara tanıklık eden gaziler, yaşadıklarını kimi zaman titreyen bir sesle, kimi zaman gözyaşlarıyla, ama her defasında büyük bir gururla anlatıyor. Yaralanan her bir insanın hikayesi, bu toprakların hangi bedellerle savunulduğunu gözler önüne seriyor.
15 Temmuz gazilerinin yaralanma anı ve o dakikalarda ilk hissettiklerini şu cümlelerle kayda geçirdiler:
* Yine olsa yine giderim.
* Korkmadım ve eşimi de arayıp onun da Samsun’da sokağa çıkmasını söyledim.
* Yaralandığımda sürekli “Vatan sağ olsun” dedim.
* “Biz ölmeye geldik” dedik.
* Rütbeliler bize ateş etmeye başladı, direndik. Tehdit ettiler korkmadık. Vurulduğumu anlayamadım. Plastik mermi zannetmiştim, çok kan kaybettim.
* Tanklara müdahale ettik. Tankları durdurup üzerlerine brandaları çektik.
* Yine söylüyorum “Vatan sağ olsun”.
* Yanımdaki arkadaşım şehit oldu. Babamı arayıp helallik aldım.
* Komutandan silah istedim. Benim amacım şehit olmaktı. Tanklar insanları eziyordu. Kafası kopan insanlar yanımdaydı. Tepemden yağmur gibi mermi yağdı. Etrafımda çok kişi öldü, en hafif yarayı ben aldım. Bu yüzden yaralıları taşımak için arabayı getirdim. Bagaja dahi adam doldurdum.
* Hastanede hiçbir şey yapmadılar. Sizi sokağa salanlar gelsin tedavi etsin dediler.
* Külliyeye bomba atıldı, bomba ayağıma düştü ayağım parçalandı. Abim de yaralanmıştı. Yaralı yaralı beni sırtına aldı.
* Ama vatan için bacağıma aldırış etmeden sabah 6-7’ye kadar görevimin başındaydım.
* Sabaha yakın tekbir getirirken, elimi kaldırdığımda karnımda yanma hissettim. İki kurşun yarası aldığımı öğrendim.
* Kardeşimi hastaneye götürürken yaralandığımı fark ettim. “Ama dava bizim davamız” diyerek yine döndüm.
* Tankın üzerindeki askerlere yalvardık ama dinlemediler ve sıktılar.
* Keskin nişancı sonucu göğsümden vuruldum.
* Beştepe’de Millet Camii’nin orada üzerimize ateş açıyorlardı. Ambulansı aradım, tam kapatırken sol el ve boğazımdan vuruldum.
* Zaten ölmeye gittim, yaralandığımı hissetmedim.
* İl Emniyet’in önünde askerlerle konuşmaya çıktım. Rütbeli askerlere emir verildi ateş edin diye, ilk ateşte yaralanmadım. Yine konuşurken ateş ettiler orada yaralandım.
* Şehit olacağım diye duygulandım, abimi aradım, hakkınızı helal edin diye helallik istedim.
* Yanımda ölenler vardı, arkadaşlarımla helalleştim ve rütbeliler tarafından içeri alınıp darp edildim.
* Genelkurmay’ın önüne gittik ve içeri girmeye çalışırken alnıma 7 parça şarapnel isabet etti.
* Kendimi tankın altına attım.
* Helikopterden ateş açıldı ve insanlar vuruldu. Tanklar insanları ezerek ilerledi. Genelkurmayın çitlerinden içeri atladık, tekbir getirdim. Patlama oldu, askerler ateş açtı.
* Dalağım parçalandı, akciğer ve bağırsaklarım parçalandı.
TANKLARIN PEŞİNDEN KOŞANLAR
* Garaj vardı ve onun üstüne çıktım. Sonra tankın üstüne atladım, tankın camını kırıp elimi içine soktum ve biber gazı sıkarken elime ne yaptılar anlamadım. Elim kan içindeydi ve hastaneye gittik.
* Tankların peşinden koştum. Askerler ile tartışmaya başladım, asker namluyu bana doğrulttu.
* Genelkurmay Başkanlığı’nın orada tankların araçları köprüden attığı anda araçların altında kaldım.
* Kulelinin olduğu bölgede binbaşı ile sözlü tartışmaya girdim. Daha sonra bizi tehdit etti, biz yürümeye devam ettik ve binbaşının vur emri ile yaralandım.
* Genelkurmay’a girdiğimde askerler teslim ol dedi. Ellerimi kaldırdım.
Vurun emri geldi ve asker ateş etti. Öldüğümü zannedip “Atın it… dışarı”
diye subayların bağrıştığını duydum.
ÖNCE BACAĞINDAN SONRA KOLUNDAN
* Genelkurmay’ın merdivenlerini çıkarken açılan ateş sonucu bacağımdan yaralandım. Nöbetçi kulübesine geçip gömleğimle bacağıma tampon yaptım. Tekrar çıktım bu sefer de kolumdan vuruldum.
* Helikopterin ateş açması sonucu kardeşim ile beraber yaralandık. Gazi olduk, vatan millet için kanımız döküldü, sevinerek vurulduğumuz yerden kalktık.
* Sağ gözümün elime geldiğini gördüm.
* Yerden seken bir kurşun oğlumun bileğini isabet aldı. Oğluma bakarken seken başka bir kurşun göğsümden
girip koltukaltımdan çıktı.
* Cumhurbaşkanımızı karşılamak için otobandan havaalanına doğru yürürken arkamızdan gelen tank yanımızdaki birini ezdi. Onun parçalarını topladım.
* Aracımla tankın önünü kesmek istedim. Tankı üzerime sürdü, aracımı bariyerlere kadar sürükledi ve kafa darbesi aldım.
KİMİ KANA, KİMİ ZİFTE BULANDI
Orhanlı gişelerinde askerler ateş etmeye başladı. Biz siper aldık, arkamızdaki zift tankeri isabet alınca içindeki sıcak zift üstümüze döküldü.
* Cumhurbaşkanlığı’na atılan son bombayla yaralandım. Ayaklarımın koptuğunu düşündüm. Ortalık can pazarı, parçalanmış bedenler, şehit olmuş insanlar, yaralılar. İnilti yok, ağlama yok. Hep bir ağızdan Allah Allah Allah nidaları vardı.
* Askerler uyarı yapmadan ateş ettiler. Arkadaşlarım şehit düştü ben de 6 yerimden kurşun yedim. O an önemsemedim yalnızca vatan vardı aklımızda. Durum içler acısıydı.
* İBB Saraçhane’ye gittik. 23.00 sıralarında yaralandım. Kalçamda 3 kurşun ve 5 adet şarapnel parçası var. Ölene kadar kalacak. Gururluyum.
* Ordu karargâhı önünde hareketlenme olduğunu fark ettim, kardeşimle gittim. Askerlerin tahrikleri sonucu ortam hareketlendi, kardeşimle kamyonun üzerine çıktık. Askerler ateş açtı ve yaralandım.
* Askerler insanları taramaya başlamıştı. Ben de bacağımdan tarandım.
* ORAN TRT binasında yaralandım. O an dışarda bulunan darbeciler ile iletişim kurmaya çalıştım. Uzman Çavuş cinnet geçirdi. Rastgele ateş açıldı. Bina içerisine girdim. Cam parçalarının yüzümü kestiğini daha sonra fark ettim.
* Valilikte rütbeli bir askerle karşı karşıya geldim. Kafama ani bir dipçik darbesiyle beni yaraladı. Durmadım karşılık verdim, kendimle gurur duydum.
* Helikopterlerin uçuşundan tedirgin olup dışarı çıktım. Halkla beraber Genelkurmaya yürüdük. Kapıyı kırıp içeri girdik. Bize ateş ettiler. Neyin peşindesiniz dedim bana küfür ettiler.
* Ağaç kovuklarını alarak tanklara doğru koştuk. Polisler rehin alacaklarını söyledi ve defolun gidin dediler.
* Konu vatansa gidelim dedim, yanımdakiler şehit oldu.
Kaynak:Yeni Şafak