'Hanya’yı Konya’yı Görmek' Deyiminin Perde Arkası Şok Etti! İşte Gerçekler...

“Hanya’yı Konya’yı görmek” deyimini mutlaka bir yerlerde duymuşsunuzdur. Genellikle, bir işin asıl yüzünü gören veya başına gelenlerden ders çıkaran kişiler için söylenir. Peki, Hanya neresi, Konya neresi? Neden bu iki şehir aynı deyimde buluşmuş? İşin aslı, sandığınızdan çok daha ilginç. Gelin, deyimin kökenine birlikte bakalım.
Pek çok kaynak, deyimi “hayatın gerçek yüzüyle tanışmak, başına gelenlerden ders almak” anlamında tanımlar. Ancak işin kökenine dair hikâye çoğu kişinin kulağına pek çalınmamıştır. 2017 yılında Kos Adası’na düzenlenen bir gezide, Giritli bir rehberin anlattığı rivayet, deyimin gizemli geçmişine ışık tutuyor.
“ŞİMDİ HANYA’YI KONYA’YI ANLADIN MI?”
Anlatılanlara göre, Osmanlı döneminde Konya’dan Girit’in önemli liman kentlerinden Hanya’ya bir vali atanır. Ne var ki bu vali, göreve başlar başlamaz halka ağır vergiler yükler. Zaten askerlikten muaf kalabilmek için ciddi paralar ödemek zorunda olan Giritli Rum halk, valinin bitmek bilmeyen istekleri karşısında iyice bunalmış durumdadır. Müslüman halk da aynı dertten mustariptir. Ne var ki vali, gelen şikâyetlere kulak asmaz, geri adım atmaz. Sonunda sabrı taşan Hanyalılar, bir gece yatsı namazı çıkışında valiyi karanlık bir sokakta yakalayıp fena hâlde döverler. Vali, güçlükle konağına dönerken, arkasından bağıran Hanyalıların şu sözleri yankılanır: “Şimdi Hanya’yı Konya’yı anladın mı?”
O gece yaşanan bu olay, halkın adaletsizliğe karşı direnişinin sembolü hâline gelir. Zamanla kulaktan kulağa yayılan bu hikâye, deyimleşerek günümüze ulaşır. Artık “Hanya’yı Konya’yı görmek”, kişinin işin iç yüzünü acı bir tecrübeyle öğrenmesi ya da yaptıklarının sonuçlarını bizzat yaşaması anlamında kullanılıyor.