Konya'daki o parkın hikayesine çok şaşıracaksınız!

Osmanlı'nın son dönemlerinde ve Milli Mücadele Dönemi'nde büyük başarılar sergileyen aslen Sudanlı olan Zenci Musa'nın ismi İstanbul Yolu'nda bir parkta yaşatılıyor. Teşkilatı Mahsusa'nın başındaki isimlerden Eşref Bey'in emir eri olarak bilinen Zenci Musa, Osmanlı'nın son dönemlerinde İslam için çalışmış bir kahraman olarak biliniyor. Birçok şair ve yazar onu hayırla anıyor.
SAFAHAT’TA ADI GEÇEN KAHRAMAN
Mehmet Akif Ersoy da, Safahat’ta Zenci Musa'dan, “Eşref Bey’in emireri Zenci Musa , Omuzundan arşa yükseldi nebi İsa” diye bahsetmiştir. Zenci Musa'nın fiziki gücü de dillere destan olarak söyleniyor. Kaldırdığı yükler ile birçok kişinin korkulu rüyası oluyor. Bu gizli kahramanın ismi artık Konya'da yaşıyor.
İşte Zenci Musa'nın hayatı: “Aslen Sudanlı olan Zenci Musa Girit’te Dünya’ya geliyor. Kahire’de yaşayan ve tam bir Osmanlı hayranı olan dedesi Zenci Musa’yı, İslam’ı iyi öğrenmesi ve Osmanlı’yı yakından tanıması için yanına alıyor ve büyük ihtimam gösteriyor. Türk mahallesinde büyüyen Zenci Musa Türkçe'yi çok iyi öğreniyor. Trablusgarp’ta Türk subaylar ve Şeyh Sunusi’nin önderliğinde İtalyanlara karşı verilen mücadele bütün İslam dünyasında yankı bulmuştu. Zenci Musa bu savaşa katılmak için Kahire’den Libya’ya gitti ve buradan sonra artık Osmanlı Devleti için nerede tehlike baş gösterdiyse bütün heybetiyle orada biten kahraman bir asker oldu. İşte o Zenci Musa gündüz Galata gümrüğünde hamallık yapıp gece Milli Mücadele için Anadolu’ya silah kaçırdığı İstanbul’da Özbekler Tekkesi'nde veremden vefat ediyor.
“HER TEKLİF HERKESE YAPILMAZ”
300 bin altını Yemen’de Tevfik Paşa’ya teslim etmeyi başaran Zenci Musa öldüğünde, bavulundan bir Osmanlı haritası, Eşref Bey’in resmi ve kefen çıkıyor. İşgal kuvvetleri komutanı General Harrington, İstanbul’da Galata gümrüğünü gezdiği sırada, kendisine “İşte 300 bin altını Yemen’e kaçıran Zenci Musa bu” denildiğinde hemen onun yanına gider ve şöyle der: “Eğer bizimle çalışırsan seni altına boğarım.” Zenci Musa’nın bu sözlere karşı verdiği cevap, bir kişinin değil; haysiyetin, asliyetin, şahsiyetin ve bin yıldır İslam Medeniyetine bayraktarlık yapmış bir milletin cevabı idi: “Her teklif herkese yapılmaz. Bu sözleriniz beni ancak rencide eder. Benim bir devletim var: Devlet-i Osmani, bir bayrağım var: ay-yıldızlı bayrak, bir kumandanım var: Eşref Bey. Zenci Musa, Trablusgarp’tan Balkan Savaşına, Çanakkale’den Kudüs’e, Yemen’den İstiklal Harbine kadar yangın neredeyse oraya koşmuş bu millet için canla başla mücadele etmiş bir yiğitler sultanıdır.”