Konya'nın tabiat harikaları! İşte o yerler...


Hacı Akif Adası Mağarası - Beyşehir
Beyşehir Gölü'nün adalarından biri olan Hacıakif Adası, kıyıya yakın ve yeşil dokusuyla gölün etkileyici manzarasını seyir imkanı sunuyor. Asırlık ardıç, meşe ve kara dut ağacıyla yeşillenen adaya doğaseverler, ilçe merkezinden tekne turlarıyla geliyor. Gölün kıyısında yer alan 285 hektar büyüklüğündeki adaya gelenler, yaklaşık yarım saatlik bir yürüyüşün ardından mağaranın girişine ulaşabiliyor. Üç metrelik dik ve sarp kayanın zemininde, dar girişiyle fark edilmesi güç olan mağara, geniş ve yüksek holden yüzlerce metre uzunluğundaki galerilere ayrılıyor.

Akhöyük ve Kükürtlü Su Kaynağı - Ereğli
Konya'nın Ereğli ilçesinde yer alan su kaynağından çıkan kükürtlü su, cilt hastalıkları, deri hastalıkları ve eklem rahatsızlıklarına iyi geliyor. Kükürtlü suyun, kireçleme, mide rahatsızlığı, idrar yolları, basur, egzama, mantar, sinüzit, guatır, kadın hastalıkları, saçtaki kepekler, cilt hastalıkları, vücut çatlakları, topuk çatlaklarına ve içildiğinde ise böbrek taşlarına iyi geldiği de biliniyor.

Yerköprü Şelalesi - Hadim
Konya'nın Hadim İlçesi'nde, Konya merkeze 110 kilometre uzaklıkta, Göksu Nehri üzerinde bulunan ünlü bir şelale doğal güzelliğiyle istisnasız gelen herkesi büyülüyor. Özellikle Haziran ayı, bu şelaleyi gezmek için en ideal ay. Bu ayda özellikle zakkumların muhteşem renk cümbüşüne bir çok ağacın çiçekleri de eklenince, şelale tam bir doğa harikası haline geliyor.
Yer Köprü şelalesi, oluşum olarak, eski Göksu yatağı üzerinde. Göksu Irmağı, üzerinde doğal bir köprü bulunuyor. Nehrin 30 metre kadar üstündeki bu köprüde, kayaların dibinden çıkan suyun, nehrin tabana daldığı tünelin çıkışına üstten dökülmesiyle şelale oluşuyor. Dolayısıyla şelaleyi oluşturan su, nehirden değil, bu köprü üzerindeki kaynaktan geliyor.

Beyşehir Gölü
Göller yöresinde yer alan Beyşehir Gölü, ülkemizin en büyük tatlı su gölü. Barındırdığı yaban hayatı, doğal güzellikleri ve tarihi değerleri ile göllerimiz içerisinde özel bir yeri olan Beyşehir Gölü; güzel, mavi rengi, irili ufaklı adaları, kumsalları, karstik mağaraları ve bozulmamış bitki örtüsü ile ülkemizin en güzel göllerinden biri. Beyşehir Gölü çevresi,1993 itibariyle Milli Park Statüsü'ne alındı.

Güvercinlik Mağarası - Güneysınır
Güneysınır Güneybağ Mahallesi’nde bulunan Güvercinlik Mağarası, bin 90 metre rakımda, 130 metre derinlikte yer alıyor. Mağaranın salon kısmı 346 metre uzunluğunda.130 metre inildikten sonra ulaşılan salonun; Avrupa ve Türkiye'de dikey mağaralarda bulunan en geniş salon olduğu belirtiliyor. Mağarada; perde oluşumlar, bayrak ve duvar sarkıtları, mağara sütleri gibi çok çeşitli oluşuma rastlanıyor. Mağara profesyonel mağaracılar tarafından gezilebiliyor.

Suluin Mağarası - Derebucak
Suluin Mağarası, Uzunsu Deresi’nin Değirmenlik Vadisi’nde tekrar yeraltına inmesiyle ve Körükini Mağarası’nın çıkışının 300 metre aşağısında başlıyor. Körükini Mağarası’ndan daha kısa olmasına rağmen Suluin Mağarası’nda çok etkileyici geçitler var.
Mağaranın duvarlarında Roma döneminden kalma aziz ve azizelerin bulunduğu 14 adet mağara freskleri bulunuyor. Mağarayı gezmek isteyenler yanlarında mutlaka bot bulundurmalı ve çıkış kısmından bot ile giriş yapmalı. Mağara çıkışına kadar stabilize yol ile ulaşım mevcut.

Beyşehir İnönü Mağarası
Beyşehir mağara yönünden Türkiye'nin en zengin bölgeleri arasında yer almaktadır. İnönü Mağarası da bunlardan birisidir. Ve devlet tarafından sit alanı ilan edildi.

Obruk Doğal Sit Alanı - Çumra
Konya'nın Çumra ilçesinde bulunan Obruk Doğal Sit Alanı oluşabilecek olası obruklar sebebiyle Apasaraycık Köyü sınırları içerisinde yer alan Obruk Doğal Sit Alanı korunmasına alındı.

Karapınar Göller
Karapınar’da bulunan Meke, May ve Çıralı gölleri de korunması gereken doğal alanlar içerisinde yer alıyor. Bu üç gölün de yaşatılması için çalışmalar devam ediyor.

Kömüşini Gölü - Kulu
Uyuz Gölü (Kömüşini Gölü), tatlı su gölü. En derin yeri 1,5 metre, alanı 15 kilometre kare. Yakınındaki Kömüşini köyünden dolayı bu isimle de anılır. Göl yeraltı suları ile beslenir. Göç zamanı alan farklı kuşlar tarafından kullanılır.

Samsam Gölü - Kulu
Samsam Gölü, tatlı sulu, sığ bir göl. Göl yağışlar, yeraltı suları ve küçük dereler ile beslenir. Konya-Ankara il sınırı, Kulu-Haymana ilçe sınırında. Yaz mevsimi sonunda tamamen kuruyan gölün tabanı otlarla kaplanır. Göl çevresinde buğday tarımı ve hayvancılık yapılıyor. Göç sırasında burada konaklayan kılıçgaga göle koruma statüsü kazandırdı. Kışın gölde turnalar ve su kuşları görülebilir.

Çavuşçugölü - Ilgın
Çavuşçu Gölü (veya Ilgın Gölü), tatlı suya sahip tektonik bir göl. Doğanhisar Çayı, Çiğil Deresi ve Bulcuk Çayı ile beslenir. Gölün güney ve kuzeyine setteler yapılarak, baraj gölüne dönüştürülüp, suları kontrol altına alındı.

Bolluk Gölü - Cihanbeyli
Bolluk Gölü (Bulak Gölü), Tuz gölünün batısında yer alan tektonik oluşumlu bir göl. Göl Tuz Gölü'nün uydu gölü sayılarak, ekolojik alanı içinde kabul edilir. Çevre nesli tehlikede olan bazı endemik türleri barındırdığı için ÖDA (Önemli Doğa Alanı) kabul edilir. Gölde flamingolar büyük gruplar oluşturur. Gölden sodyum sülfat elde edilir, alanda bulunan rafineride işlenir.

Düden Gölü - Kulu
Düden Gölü, Konya’nın Kulu ilçesi sınırında, denizden 950 m yüksekliğinde, 800 hektar büyüklüğünde, tektonik bir göl. Kulu Deresi ve çevredeki küçük pınarlarla beslenen gölün suları hafif tuzlu. Dışarı akışı olmadığı için kapalı havza olan göl sığ şeklinde akıyor.