Uzmanı Uyardı: Doğru Hasat Yüksek Verim!
Konya Ovası’nda her geçen yıl suya ulaşmanın zorluğu ve kuraklığın etkileri ile yeraltı suyunda son yıllarda yaşanan değişikliklerle beraber bölge genelinde verim kaybı artıyor. Kar yağışının az olmasının toprağın nemini azalttığını ve ek sulama ihtiyacını doğurduğunu belirten Konya Ziraat Mühendisleri Odası Başkanı Burak Kırkgöz, “Geçen yıla göre kar yağışında ciddi anlamda bir azalma söz konusu. Konya bölgesinde yağmur yağışları ara ara devam ediyor. Bu yağışlar hububatın birtakım problemlere veya sıkıntılara girmesine engel oldu. Lakin kar yağışının yetersiz olması tabandaki hububatların kök bölgesinin biraz altındaki kısımda ciddi anlamda bir tav kaybına neden oldu. İlerleyen dönemlerde hava sıcaklıkları biraz daha artacak. Hava sıcaklığının artmasıyla birlikte toprağın büyük bir kısmının nem miktarında çok ciddi azalma olduğu için çiftçilerimizin ekstradan sulama yapmaları gerekecek. Eğer sulama yapmada vakitte bir problem yaşanırsa hububatlarda verim kaybı yaşanabilir ama şu ana kadar ki arazi gözlemlerimizde özellikle Konya ovasında herhangi bir problem yok gibi gözüküyor. Yağışların az olması ister istemez bitkilerde birtakım verim düşüklüklerine neden oluyor. Özellikle kıraç alanlarda çünkü Konya'nın yüzde 70’lik bir kesimi hububat tarımının yapıldığı kıraç alanlarda gerçekleşiyor. Kıraç alanlarda da yağışlar çok önemli ama bu dönemlere kadar beklediğimiz yağışları alamadık. Eğer ilerleyen dönemde özellikle sapa kalkma dönemi, kardeşlenmeden sonraki dönem yağışlar yetersiz olursa verim kayıpları yaşanabilir. İnşallah Nisan ve Mayıs aylarındaki yağışlar dengeli ve düzenli bir şekilde yağarsa herhangi bir problem yaşamayız ama yağışlar o dönemde de az olur, hava sıcaklıkları yüksek olursa ciddi anlamda bir rekolte kaybı yaşanabilir” diye konuştu.
EKİM ALANLARI ARTTI
Kuraklığa bağlı rekoltenin her geçen yıl azaldığını ancak ekim alanları arttığı için rekoltede yüzlerin güleceğini ifade eden Kırkgöz, “2023’te 2,5 milyon, 2024’te 2 milyon gibi rakamlar ortaya çıkmıştı. Bu rakamların 2025’te 2 milyonun altına düşeceğini zannetmiyorum çünkü ekim alanları geçen seneye göre biraz daha fazla. Baktığımız zaman o dönemlerde ekim alanlarında biraz daralma vardı. İklimsel kaynak sıkıntılarında olmasıyla birlikte rekoltede çok cüzi anlamda bir düşüş gerçekleşti. Bu yıl ekim alanlarının çok olmasıyla, rekoltenin düşmesini beklemiyoruz. Ama kalite bozukluğu olabilir yani çıkan hububatlarda belki rekolteyi tamamlarız ama kalitesi bozuk, biraz daha cılız tohum, cılız ürün elde ettiğimiz için kalite düşebilir diye tahmin ediyoruz” dedi.
KURT ZARARINA DİKKAT
Kuraklığın verdiği iklim zararları dışında hayvan zararları olduğunu kaydeden Kırkgöz, “Kısmen bu yıl da darıyla alakalı bir zarar söz konusu oldu. Çünkü kar yağışının yetersiz olması fare popülasyonlarında her yıl artışa neden olabiliyor. Fare popülasyonlarında bir takım artışlar söz konusu oldu. Çiftçilerimiz bununla ilgili erken dönemde mücadelelerini gerçekleştirdiler. Çok az bir zayiatımız oldu fare ile alakalı. Ama bundan sonraki süreçte tabii kar yağışı sadece fareleri değil, toprağın altına yuvalanıp bahar döneminden sonra ortaya çıkan birtakım böcekleri de azaltıyordu. Don sayesinde maalesef bu dönemlerde çok fazla kar yağışı olmayınca, toprağın yüzeyinde çok fazla kar olmadığı için bu popülasyonlarda da azalmanın olmadığını görüyoruz. İlerleyen dönemlerde kurt zararları da ortaya çıkabilir. Çiftçilerimizin ekimini yaptıklarından itibaren bu bitkilerin çıkışına kadar bu zararlılarla ilgili ara ara ziraat mühendisleri ile birlikte arazilerini kontrol etmeleri gerekiyor. Özellikle mısır, ayçiçeği ve pancar tohumu eken çiftçilerimizin, yeşil mahsul ekecek çiftçilerimizin bu konuda biraz daha dikkatli olmaları gerekiyor. İnşallah hayırlı bol bol bereketli bir sezon geçiririz” şeklinde konuştu.
AZ MALİYET ÇOK VERİM MÜMKÜN
Çiftçileri hasat dönemi için uyaran Kırkgöz, “Her ürünün belli bir dönemi var. Bitkilerin olgunlaşma dönemleri var. Erken hasat yapmak nemli bir ürün hasatına neden olacağı için orada belli bir değer kaybına neden olacaktır. O yüzden bitkilerin ideal neme gelmelerini beklemeleri gerekir. Hasat gecikmelerinde de bitkilerde, hububatlarda özellikle dökülmeye neden olacağı için çok fazla da geç bırakılmaması gerekiyor. Dökmeden kaynaklı verim de çok ciddi düşüyor. Biçerdöver tarlaya girdiği zaman tablasını vurur vurmaz çok kuru olduğu için maalesef dairenin üzerinden aşağı düşmesine neden olabiliyor. O yüzden çok fazla kurutmadan ideal neme geldiğinde hasat etmeleri gerekiyor. Bununla ilgili bölgelerindeki ziraat mühendisi meslektaşlardan bilgi almaları, özellikle çiftçilerin bu dönemlerde ziraat mühendislerine danışarak hasatlarını gerçekleştirmeleri önemli. Konya bölgesinde aşağı yukarı yaklaşık 10 bin tane ziraat mühendisi sahada görev yapmakta. Her bölgede ziraat mühendisi mutlaka bulunuyor. Bölgelerine yakın zirai ilaç bayileri, ziraat mühendisleri ile ortaklaşa hareket ederlerse çiftçilerimiz böylesi zorlu bir yılda az maliyetle çok verim alarak bir sezon geçirirler. Önemli olan da şu anda birim alandan daha yüksek verim ve daha yüksek kazanç. Çiftçilerimiz için bunu sağlamanın tek yolu da ziraat mühendisleri ile ortaklaşa hareket etmesi” ifadelerini kullandı.
-Büşra KÖSE
