Araç İçindeki Ölümcül Tuzağı Siz Kuruyor Olabilirsiniz! Çözümü Çok Basit
Yaz aylarının gelmesiyle birlikte araç içi yangın riski artıyor. Özellikle sıcak havalarda otomobillerin içinde bırakılan çakmak, parfüm, kolonya, telefon gibi eşyalar büyük tehlike oluşturabiliyor. Sıcaklıkların araç içinde 60 derecenin üzerine çıkabildiği yaz döneminde, ihmal edilen her detay yangınlara davetiye çıkarıyor. Özellikle LPG’li ve eski araçlarda görülen bu tip olaylar, bakım eksiklikleri ve fabrika dışı aksesuar kullanımıyla daha da tehlikeli bir hal alıyor. Uzmanlar, araç içindeki elektrik tesisatına müdahale edilmemesi ve orijinal parçaların kullanılmasının hayati önem taşıdığını vurgularken, her araçta mutlaka yangın tüpü bulundurulması gerektiğini hatırlatıyor.
ÖZELLİKLE YAZIN ARAÇ İÇERİSİNDE TELEFON VEYA ÇAKMAK GİBİ EŞYALARI BIRAKMAYIN!
Konuyla ilgili açıklamalarda bulunan Konya Oto Galericiler Odası Başkanı Abdullah Acıbadem, otomobillerdeki yangınların genelde tesisatlarıyla oynanmış araçlarda çıktığını söyleyerek çoğunlukla eski otomobillerde yangınların daha fazla görüldüğünü ifade etti. Acıbadem, “Çünkü örneğin eski araçlarda iç aydınlatma otomatik kapanmıyor. Ama yeni arabalarda akıllı sistem olunca belirli bir noktadan sonra iç aydınlatmayı kendi kendine kapatıyor. Aksi takdirde araç içinde yanan lamba belirli bir süreden sonra ısınıyor ve yanıyor. Böyle olunca da araç alev alıyor. Bunların yanında özellikle LPG’li araçlarda yangın riski çok fazla oluyor. LPG’li otomobillerde tank ömrü bitebiliyor, zamanında bakım yapılmayabiliyor. Sonucunda araç yangınları meydana geliyor. Diğer yandan ise özellikle yaz aylarında araçların içerisindeki kolonya, çakmak, parfüm, şişeler, gözlük, telefon gibi eşyalar açıkta kalırsa yangın çıkabiliyor. Çünkü dışarıda olan 30 derece, araç içerisinde 60 derece oluyor. Elektrikli araçlarda ise bataryayla ilgili sıkıntı çıktığı zaman yangın meydana gelebiliyor” diye konuştu.
“ARAÇLARIN KENDİ PARÇALARI KULLANILSIN”
Acıbadem, araçların fabrikasyon bir tesisatı olduğunu söyleyerek sürücülerin bunu bozabildiğine dikkat çekti. Acıbadem, “Sürücüler ekstra lamba veya aksesuar tarzı şeyleri araca takabiliyor. Bunu yaparken de tesisatla oynayıp açık kabloları tam izole etmiyorlar. O da belirli bir süre sonra şase yapabiliyor. Sonucunda direkt yangına çeviriyor. Diğer yandan kazaya karışmış bir arabayı düşünün. Kişi sanayide aracı yaptırıyor ama kaza esnasında ya da aracın tamirat sırasında kabloların dışı deforme oluyor. Onu da fark etmeyebiliyorlar. Vatandaş bu kabloları tam izole etmediği zaman, araç çukurlara veya kaldırıma girip çıktığı için sallandığından dolayı o kablolar birbirine temas ediyor. O temas sonrası genelde yangın çıkıyor. Sonuç olarak yangınların çoğu araçların bakımını ihmal etmekten ve içinde yanmaya müsait eşya bırakmaktan kaynaklanıyor. Bu yaz aylarında daha riskli olabiliyor. Bunların yanında aracın üzerine orijinal parçasının haricinde herhangi bir aydınlatma, ampulün takılmaması gerekiyor. Çünkü trafikte çok fazla gözü alıyor. Zaten bunun trafikte cezası var. Dolayısıyla bütün araçların kesinlikle sadece kendi orijinal parçaları kullanılmalı. Araca lamba gibi ayrı aksesuarlar çekilmesin. Hatta aracınızı işin ehli olan ustalara emanet edin” ifadelerine yer verdi.
Araçta çıkan yangına müdahale edilme süresinin çok önemli olduğunu vurgulayan Başkan Acıbadem, bu süreye göre aracın hasar oranının değişkenlik gösterebildiğine dikkat çekti. Başkan Acıbadem bu noktada bazı tavsiyelerde bulanarak son olarak şunları kaydetti: “Onun için araçlarda yangın tüpü mutlaka bulundurulmalı. Eğer araç sahibi yangını fark ettiği anda tüple söndürürse az hasarla arabasını kurtarabilir. Ama otomobilde çıkan yangına erkenden müdahale edilemezse direkt hurdaya gider, geri dönüşü olmaz.”
-Tuba KAYA
