Konya’daki O Caddede Oturanlar Yandı! Eviniz Riskli Olabilir!

Geçtiğimiz haftalarda Konya’da meydana gelen depremler sonrasında ve Konya’nın Selçuklu ilçesi Şeker Mahallesi’nde yıkılan dört katlı Taşoluk Apartmanı’nın yıkılmasından sonra ilk olarak Konya İl Emniyet Müdürlüğü’nün oradaki bir bina ardından Aydınlıkevler Mahallesi Maun Sokak'ta bulunan Derya Sitesi riskli konumda olduğu için boşaltılmıştı. Son olarak Meram ilçesinde de bir binanın boşaltılması üzerine vatandaşlar binaların riskli yapı olup olmadığını araştırmaya başladı. Konu ile ilgili Necmettin Erbakan Üniversitesi İnşaat Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hasan Hüsnü Korkmaz, Konya’nın merkezinde bulunan Nalçacı Caddesindeki eski ve yüksek katlı binaların riskli yapılar olduğunu söyledi.
KURUMLAR SAYESİNDE RİSKLİ YAPILARI TESPİT EDEBİLİRSİNİZ
Vatandaşlar oturdukları binanın riskli bir yapı olup olmadığını öğrenmek için başvurabileceği birçok kurum olduğunu söyleyen Prof. Dr. Hasan Hüsnü Korkmaz, “Bununla ilgili Çevre Şehircilik Bakanlığı’nın listesinde riskli yapı testi yapan firmalar var. Onlara başvurabilirler, üniversitelere başvurabilirler, proje ofislerine, mühendislik bürolarına ve İnşaat Mühendisleri Odasına başvurabilirler. Yani yerinde gelip inceleme yapılıp bir performans analizi yapılması lazım. Beton numaranızı alınıp, basınç deneyi yapılmalı. Demirler için bir röntgen çekiminin yapılması gerekiyor. Bu performans analizleri sonucunda da binaların ekonomik ömürlerinin artık bitirip bitirilmediğinin testi yapılabilir ama ilk adres dediğim gibi Çevre Ve Şehircilik Bakanlığı olmalı. Bakanlığın sitesinde yayınlanan yapı tespiti için lisanslı firmalar var. Vatandaşlarımız onlardan hizmet alabilirler” ifadelerine yer verdi.
SAHADA AKTİF BİR DENETİM VE ÇALIŞMA YOK
Herhangi bir şikayet veya başvuru olmadan saha çalışmalarının yapılamayacağını söyleyen Korkmaz, “Şu an için herhangi bir denetim yok ancak bir şikâyet olursa denetim olur. Durup dururken binaya hiçbir şekilde kimse denetlemez, denetleyemez. Bitmiş bir binayı belediye denetleyebilir. Yani bir şikâyet olursa, bir çatlak olursa, herhangi bir müdahale olduğu iddiasıyla insanlar başvurursa o zaman denetleyebilir. Yani şikâyet gelmesi lazım, talep gelmesi lazım. Yani kişilerin kendi inisiyatifinde binalarına şüpheleniyorlarsa dediğim gibi üniversiteye gelecekler, dilekçe verecekler. Yalnız bunun bir ücreti oluyor. Üniversite bedavaya yapmıyor bu işi. Döner sermaye ücreti oluyor. Onun karşılığında binanın kalıpları alınır. Gerekiyorsa performans analizi için modelleme yapılır. Bilgisayarda analiz edilir. Bunu sadece üniversite değil üniversite de resmi olarak yapıyor da proje büroları da yapar. En iyisi söylediğim gibi Çevre ve Şehircilik Bakanlığının yetki belgesi verdi firmalara gitmek. Çünkü onlar riskli yapı denetimini biliyorlar. Prosedürü biliyorlar ve bu konu da daha profesyonel oluyorlar” şeklinde konuştu.
İMAR DEĞİŞİKLİĞİNE BAĞLI KAT KAYBI OLUR
Riskli yapının ve yıkım yapıldığı imar değişikliği sebebiyle kat kaybına yol açacaksa ve güçlendirilme ihtimali varsa o binaya güçlendirme çalışmalarının yapıldığını belirten Korkmaz, “Şikâyet üzerine binanın ilk önce riskli olup olmadığı tespit edilecek. Yani eski diye mutlaka risklidir diye bir şart yok ama ihtimal fazla. Eski ve çok katlı ise risk fazla, daha az katlı risk daha az oluyor. Şimdi binanın güçlendirilmesi ve yeniden yapım arasında yüzde 40 maliyet farkı varsa, yani güçlendirme yeniden yapımının yüzde 40'ını buluyorsa o zaman hiç güçlendirmeye gerek yok. Direk yıkım yapılması daha mantıklı oluyor. Böyle durumlarda maddiyata bakıyoruz. Yüzde 40'ın altındaysa güçlendiriyoruz. Bir de şöyle bir durum olabiliyor. Örneğin bina zamanında 7 katlı olarak yapılmış. O binayı yıkarsak yerine gelen imar 4 kata düşmüş, imar değişikliği olmuş veyahut da alandan kaybedeceksiniz. Yani yıkarsak aynı binayı yapamıyoruz, imar mevzuatı değişmiş. O zaman maliyet ne olursa olsun güçlendirme yapıyoruz. Diğer türlü elinizdeki binadan oluyorsunuz” dedi.
KONYA’NIN RİSKLİ BÖLGESİ: NALÇACI
Nalçacı Caddesinde bulunan 2000 yılı öncesi binaların elle döküm beton olduğunu vurgulayan Korkmaz, “Konya'da bazı binalarda betonları çok kötü. Biz özellikle Nalçacı Caddesi üzerindeki binalardan karot örnekleri aldık. Betonları C20 olması gerekirken C6, C7 olan binaları ben çok gördüm. Çok katlı binalar, 12-13 katlı binalar var. Nalçacı’nın ilerisinde İhsaniye’de bir bina vardı altı tane kolonu patladı. O bina ile ilgili de biz güçlendirme yaptık ve sonrasında da makalesini yazdık. Onun da beton C7 idi altı tane kolonu patladı. Allah'tan biz onu güçlendirdik. ODTÜ'deki hocalarla beraber makalesini de hazırladık uluslararası yayınlandı. Konya'da buna benzer bina çok. Bu binalar 2000 yılından önce yapılmış elle döküm beton çok katlı binalar. Nalçacı Caddesi’ni biliyorsunuz çok eski elle döküm binalar var. Bunların betonları çok kötü Nalçacı Caddesi’nin tamamı diyemem ama 2000 yılından önce yapılmış binaların hepsi bence riskli. Konya’da diri fay hatlarının 1 km yakınındaki eski binaların da riskli olduğunu düşünüyorum. Bir Yazır tarafında bir de Meram Tıp Fakültesinin orada diri fay hattı bulunuyor. O bölgelerdeki eski ve yüksek katlı binalar riskli diyebilirim. 2000-2015 yılları arasında yapılan binalar az riskli, 2000 yılı öncesindeki binaların çok daha fazla riskli olduğunu düşünüyorum” diye açıkladı.