'Kızılcık Şerbeti' tartışması büyüyor! Konyalı uzmandan eleştiri!
Kızılcık Şerbeti'ndeki Doğa ve Firaz'ın arasındaki yasak aşk konusu sosyal medyada gündem oldu. Ardından Radyo ve Televizyon Üst Kurulu (RTÜK) Başkanı Ebubekir Şahin, Show TV'de yayınlanan Kızılcık Şerbeti dizisine ilişkin kamuoyundan gelen tepkiler ve Kurul'a ulaşan şikayetlerin titizlikle değerlendirildiğini, bahse konu yapımla ilgili gerekli işlemlerin ivedilikle yapılacağını bildirdi. Kızılcık Şerbeti dizisinin senaristi Merve Göntem ise, evinde gözaltına alındı.
Sosyolog Berna Yaman da, son dönemde televizyon ekranlarında yayınlanan diziler ve programların toplum üzerinde olumsuz etkiler oluşturduğunu söyledi. Özellikle Kızılcık Şerbeti dizisine yönelik tepkilerin tüm yapımları kapsaması gerektiğini belirten Yaman, “Dizilerde yer alan ahlak dışı ve örf-adetlerimize uymayan sahneler, insanların bilinçaltına işleniyor ve zamanla normal bir davranış gibi algılanıyor” dedi.
"YANLIŞ ÖRNEKLER VAR"
Yaman, evli bir erkeğin başka bir ilişki yaşamasının ya da şiddet olaylarının dizilerde sıkça işlendiğini vurgulayarak, bu senaryoların toplumda kanıksandığını ifade etti. “Bugün boşanmak isteyen eşini öldüren erkeklerin sayısındaki artışın arkasında, dizilerde ve televizyon programlarında işlenen bu yanlış örnekler de var” diyen Yaman, boşanmanın şiddet ve cinayetle sonuçlanmasının kabul edilemez olduğunu dile getirdi.
Sosyolog Yaman, özellikle kayıp ya da aile içi sorunları ele aldığı iddiasıyla yayınlanan bazı televizyon programlarının da toplumda çözüm yerine sorunları derinleştirdiğini savundu. Bu programları “bir şehrin kanalizasyon gideri”ne benzeten Yaman, “Oraya yalnızca görevli kişiler girer. Halkın o kanala girmesi demek zehirlenmesi demek. Bu programlar da toplumumuzu aynı şekilde zehirliyor” diye konuştu.
AİLE YILINA DİKKAT ÇEKTİ!
Yaman, sorunların çözümünün uzman psikologlar ve ilgili kurumların görevi olduğunu, televizyon ekranında tartışmaya açılmasının ise yanlış bir normalleşmeye yol açtığını söyledi. Yetkililere de çağrıda bulunan Yaman, toplumu olumsuz etkileyen program ve dizilerin yerine aileyi güçlendiren, birlik ve beraberliği öne çıkaran, mutlu evlilikleri teşvik eden yapımların yayınlanması gerektiğini belirtti. Uzman Yaman, “Ekonomik sıkıntılarla zaten yıpranan vatandaş, televizyon karşısında da stres ve olumsuz örneklerle karşılaşıyor. Eğer aileyi korumak istiyorsak, ekranlarda aile değerlerini yansıtan içeriklere yer vermeliyiz. Ancak o zaman ‘Aile Yılı’ kavramını gerçek anlamda koruyabiliriz” ifadelerini kullandı.
-Tuba KAYA
Konya’nın Sesi Haber Sitesi Konya haber ve konya son dakika haberleri bulabileceğiniz, Konya ve Konyaspor haberlerini yakından takip edebileceğiniz güncel internet sitesidir.
