Akıl Hem Nimet Hem Ziynettir

الم تر أن العقل زين لاهله
وان تمام العقل طول التجارب
Elem tera ennel'akle zeynün liehlihi,ve enne temêm el aklî tûvl ut tecêribi.

Akl'ın,akıl sahibleri için bir nimet vezîynet olduğunu ve hayatta vuku bulan uzun tecrübeler ile olgunlaşıp
kemal'e erdiğini görmedin mi?

Yüce Allah'ın insana doğuştan verdiği (matbu') akıl büyük bir zîynettir ve insanın süsüdür,sonradan gelişen( mesmû')akıl, matbû' akıl ile birlikte hayat boyu tecrübeler elde ederek olgunlaşır.

Hz Ömer efendimiz r.a : "İnsanoğlu,kendisini hidayete götüren veya uçuruma düşmekten çeviren bir akıl gibisini kazanmamıştır" buyurduğu akıl işte böyle olgunlaşmış bir akıldır.
Beyhakî.Şuab ül îmân: 4/1688.

Böyle bir aklın"düzgün soru sorması ilmin yarısıdır" buyurulmuştur.
Beyhakî a.g e Hadis: 6568

Müslüman olmayan bir kısım insan,bir taraftan merak edip ve soru sorup,soruşturup İslam'a girerken,
müslümanların bir kısmı yüce Allah,din, peygamber,ahiret,hak ve hukuk,sorumluluk hakkında sorup birşeyler öğrenmemeleri ve en hafif tabirle dinden uzak kalmaları yakışmaz.
Allah ve peygamber varken, Kur'an ve sünnet varken bu iki mübarek ana kaynağın binlerce cilt tefsir ve şerhi varken,en muteber İslami kitaplar varken bazılarının cüz'î ve kaynağı sağlam olmayan bilgi ile
yetinmeleri de anlaşılır bir şey değildir.

Sormak, düşünmek,ile ilgili bir kaç misal:

1-) Kureyş,Talha'yı ayarlayıp Hz.Ebubekir'e gönderdiler,,Ebubekir'e geldi ve gel peşimden dedi,Hz Ebubekir: Nereye?
Talha:Lat ve uzza'ya ibadete,Ebubekir: Bunlar; kim?
Talha:Allah'ın kızları,Ebu Bekir:Peki
anneleri kim? Talha sustu ve müşriklere dedi ki: (putlarınızı savunun) cevap verin! onlar da susup cevap veremeyince Talha dediki: Ey Ebubekir kalk "Eşhedü ellâilâhe illellâh ve eşhedü enne muhammerresulullah" diyerek müslüman oldu.
Hz Ebubekir efendimiz Talhan'ın elinden tutup Rasulullah efendimize getirdi.

2-) Ebuzer el Ğifari müslüman olmadan bir puta tapıyordu bir gün geldi baktı bulut yok yağmur yok ama putun üzerinden su dökülüyor, kendi kendine sordu ve düşündü ne olabilir, az uzağa baktı iki tilki gördü anladı ki bunlar onun üzerine ufak su dökmüşler şu şiiri söyledi, Rasulullah'a geldi ve müslüman oldu
ارب يبول الثعلبان براسه
لقد ذل من بالت عليه الثعالب
تبرات من الاصنام في الارض كلها
وامنت بالله الذي هو غالب
Erabbün yebûlüssü'lübanu bira'sihi,leked zelle men bêlet aleyhisseâlibu
teberratu min el esnâmi
filardi kullihê ve êmentü billehillezi huve gâlibun.

Tilkilerin üzerine ufak su döktüğü put ilah olur mu, tilkilerin sidiklerine mahal olan ve kendini savunamayan ilah zelil olmuştur. Yeryüzünde bütün putlardan ben beriyim, her şeyi mağlûp eden yüce Allah'a iman ettim.

3-)Bedir gazvesinde Rasulullah efendimiz ordu karargahı bura olsun buyurdu, Habbab b münzir isimli sahabi dedi ki: Ey Allah'ın Rasulü! Bu Allah'ın emri mi Senin görüşün mü? Benim görüşüm buyurdu, o zaman müsaade buyurun şurası daha uygun dedi ve Bedir kuyusunun yakınına konakladılar.

Müslümanların arasında şura ve istişare yoksa, soru ve sorgulama yoksa, hesap sorma ve hesap verme yoksa, peki yanlış yapan yanlış yaptığını nereden bilecek?
Nefis kendi hatasına karşı kör ve sağırdır, kişi kendi hatasını görmez duymaz görmek ve duymak bile istemez.

Kim kime neyi ne zaman ve nasıl soracak, kime soru sorulur kime sorulmaz hangi sorulara öncelik verilir, bütün bunlar tefsir hadis fıkıh ahlak ve tasavvuf kitaplarında vardır.

Bir karpuz satıcısı düşünelim! Karpuzlari güzelse, bıçağı da yanına koyar, almak isteyene der ki: Arzu ediyorsan hemen keseyim buna "kesmece karpuz" diyorlar, ama karpuzuna güvenmeyen bıçağı karpuzun yanına koymaz saklar,dolayısı ile kendinden emin olan insan meşru dairede sorulara itirazlara hatta şüphelere açık olur ve cevap verir ama öyle değilse sorudan sorgulamadan hoşlanmaz.

Ey dini, aklı, nesli ,nefsi ve malı korumayı emre'den Yüce Allah! Bizlere ve bütün müminlere bu değerleri hakkıyla korumayı nasip eyle.
Bizleri sırat-ı müstakime ulaştırıp doğru yolda sabit klan ve ruh boğaza gelinceye kadar bize eşlik eden sahih selîm bir akıl nasip eyle.Amin.

Önceki ve Sonraki Yazılar
Ahmet Özkan Arşivi

Dost

02 Kasım 2024 Cumartesi 00:00