Psk. Mehmet AKER

Psk. Mehmet AKER

Bütüncül (Holistik) Yaklaşımlara Farklı Bir Bakış

Bütüncül (Holistik) Yaklaşımlara Farklı Bir Bakış

Hayatın temposu hızlandıkça stres, kaygı ve yorgunluk neredeyse hepimizin gündelik rutini haline geldi. Çoğu insan çözümü ya spor salonunda arıyor ya da vitamin takviyelerinde. Ama bazen ne tek başına spor ne de sadece ilaçlar yetiyor. İşte tam da bu noktada holistik (bütüncül) yaklaşım devreye giriyor. Yani insanı bir bütün olarak ele almak: zihin, beden ve ruh üçgeninde denge kurmak.

Zihin ve Beden Arasındaki Köprü

Hepimiz biliyoruz: Stresliyken midemiz bozuluyor, sinirlendiğimizde kalbimiz hızlı atıyor. Aslında bu, zihin ve bedenin nasıl birbirine bağlı olduğunun en basit göstergesi. Günlük hayatta bunu dengelemek için meditasyon veya doğada zaman geçirmek çok işe yarıyor. Mesela sabahları 5 dakika nefes egzersizi yapmak bile günün akışını değiştirebiliyor. Ya da işe gitmeden önce toplu taşıma yerine 15 dakikalık bir yürüyüş yapmayı denemek… Basit gibi görünse de, zihinsel dağınıklığı toparlıyor.

Beslenmenin Etkisi

Bütüncül yaklaşımda beslenme ayrı bir yer tutuyor. Mesela hızlıca bir paket cips ya da tatlı yemek anlık mutluluk verse de, sonrasında yorgunluk ve mutsuzluk hissi getirebiliyor. Buna karşılık, taze sebzeler, tam tahıllar, bol su içmek hem enerjiyi yükseltiyor hem de zihinsel berraklık sağlıyor. Kahve bağımlısı olan biri olarak kendi deneyimimden söyleyeyim: Günde bir fincanı geçince zihnim bulanıyor, ama bol su içtiğim günler çok daha enerjik oluyorum.

Bir de küçük bir öneri: Akşam yemeğini biraz daha hafif tutup, üzerine kısa bir yürüyüş yapmak uyku kalitesini inanılmaz artırıyor. Çok basit ama çok etkili.

Günlük Hayatta Küçük Uygulamalar

Holistik yaklaşım deyince kimsenin gözünde “mistik ritüeller” canlanmasın. Küçük alışkanlıklar bile yeterli:

• Sabah telefonu elinize almadan önce 3 derin nefes almak,

• Günde en az 15 dakika sessizlikte kalmak,

• Haftada bir gün doğaya çıkıp hiçbir şey yapmadan sadece oturmak.

Benim için en etkili olanı doğada vakit geçirmek. Bir ağacın altına oturmak, denizi izlemek, hatta sadece gökyüzüne bakmak bile zihni sıfırlıyor.

İlham Veren Kaynaklar

Bu konuda film, dizi ve kitaplardan da ilham alınabilir. Örneğin:

• Film: Eat Pray Love (Ye, Dua Et, Sev) – Klişe olabilir ama içsel yolculuğu ve denge arayışını çok güzel gösteriyor.

• Dizi: New Amsterdam – Sağlık sistemine farklı bir bakış sunarken, aslında insanların ruhunu da tedavi etmenin önemini işliyor.

• Kitap: Eckhart Tolle – Şimdi’nin Gücü (mindfulness ve farkındalık konusunda sade bir rehber).

Neden Önemli?

Holistik yaklaşımı önemli kılan şey, kişiyi pasif bir “tedavi edilen” konumundan çıkarıp, kendi hayatının aktif bir parçası haline getirmesi. Küçük dokunuşlarla —nefes, beslenme, doğa, sessizlik— insan kendi dengesini yeniden kurabiliyor. Bence asıl kazanç, bu sürecin kişiye “kendimle barışabilirim” duygusunu vermesi.

Son Söz

Holistik bakış açısı aslında bize şunu hatırlatıyor: Hayat sadece çalışmak, yetişmek ve sorumluluklardan ibaret değil. Zihnimizi, bedenimizi ve ruhumuzu aynı anda beslediğimizde yaşam çok daha dengeli hale geliyor. Kimi zaman bir fincan bitki çayıyla durup nefes almak, kimi zaman yürüyüşe çıkmak, kimi zaman da kitap okuyarak zihnimizi dinlendirmek bu dengeyi kurmamıza yardımcı olabilir. Küçük adımların bir araya gelişi, büyük bir fark yaratıyor.

Önceki ve Sonraki Yazılar
Psk. Mehmet AKER Arşivi