
Psk. Mehmet AKER
Kumar Bağımlılığı: Sessizce Büyüyen Tehlike
Günümüzde birçok insan için eğlenceli bir kaçış gibi görünen kumar, bazıları için zamanla kontrolden çıkan, derin yaralar açan bir bağımlılığa dönüşebiliyor. Özellikle teknolojinin gelişmesiyle birlikte cep telefonlarımızdan bir tıkla erişebildiğimiz bahis siteleri, insanları farkına varmadan bu girdabın içine çekebiliyor.
Kumar oynama alışkanlığı, her zaman bir anda başlamaz. İlk başta arkadaş ortamında “şansını denemek” amacıyla küçük miktarlarda oynanır. Kaybedilince “şans döner elbet” düşüncesiyle tekrar oynanır. Kazanıldığında ise, “bu işte varım” denir. Derken bu döngü, kişinin günlük yaşamını etkileyen ciddi bir bağımlılık halini alabilir.
Kumar Bağımlılığı Nedir?
Kumar bağımlılığı, kişinin kumar oynama dürtüsünü kontrol edememesi ve bu davranışı hayatının merkezine koymasıyla tanımlanır. Tıbbi literatürde "patolojik kumar oynama" ya da "kumar oynama bozukluğu" olarak geçer. Bir başka deyişle, kişi hem kendine hem de çevresine zarar vereceğini bilmesine rağmen kumar oynamaya devam eder.
Mesela Murat Bey, 42 yaşında, evli ve iki çocuk babası. Eskiden ailesiyle hafta sonlarını piknik yaparak geçirirmiş. Şimdi ise günlerini telefon başında canlı bahislerde geçiriyor. İlk başta hafta sonları maçlara ufak tefek bahisler oynarken, şimdi neredeyse her maçta, her dakikada bir bahis oynuyor. Çocuklarının okul ihtiyaçlarını karşılamakta zorlandığı halde, hala "bir kuponla kurtulurum" umuduyla yaşıyor.
Kumar Bağımlılığının Riskleri
Kumar bağımlılığı sadece maddi bir sorun değildir. Aile ilişkilerini zedeler, kişinin sosyal çevresiyle bağını koparır, psikolojik olarak yıpratır. Örneğin kumar borçlarını gizlemek için yalan söylemeye başlayan biri zamanla güven kaybı yaşar. Bazı durumlarda borçları kapatmak için yasa dışı yollara başvuran insanlar bile olabiliyor.
Bir başka örnek: Genç bir kadın danışan, nişanlısının sürekli borç istemesi üzerine durumdan şüphelenip gerçeği öğrenmişti. Nişanlısı, aylardır biriktirdiği düğün parasını sanal kumar sitelerinde kaybetmişti. İlişkileri bu durum yüzünden son buldu.
Kumar Bağımlılığının Nedenleri
Kumar bağımlılığı genellikle tek bir nedene dayanmaz. Bu davranışsal bozukluğun arkasında psikolojik, biyolojik ve çevresel etkenlerin birleşimi vardır.
- Genetik yatkınlık: Ailesinde bağımlılık öyküsü olan bireyler daha yüksek risk altındadır.
- Beyindeki ödül sistemi: Kumar, kısa vadede yoğun bir haz verir. Beyin bu hazzı tekrar yaşamak ister. Bu yüzden kişi defalarca aynı davranışı sergiler.
- Stres ve duygusal boşluk: Bazı insanlar için kumar bir kaçış yoludur. İşsizlik, boşanma, yalnızlık gibi durumlarda kumar, geçici bir “rahatlama” sağlar.
- Toplumsal etkiler: Bahis reklamlarının sürekli ekrana gelmesi, kumarı adeta “normal bir aktivite” gibi gösterir. Özellikle gençler bu mesajlardan kolayca etkilenebilir.
Bir danışan, kumarı ilk kez üniversite yıllarında arkadaş ortamında tanımış. Başta eğlencesine oynarken, zamanla bu davranış bir baş etme mekanizması haline gelmiş. “Kendimi yalnız hissettikçe oynuyordum. Kaybedince daha da yalnız hissediyordum. Kazanınca mutlu olmuyordum ama kaybetmeyince huzurlu hissediyordum,” demişti.
Kumar Bağımlılığı Belirtileri
Kumar bağımlılığı bazen dışarıdan fark edilmez. Kişi çoğu zaman bu durumu inkar eder ya da küçümser. Ancak bazı işaretler vardır ki dikkatle incelenmelidir:
- Kumar oynamayı bırakamamak ya da azaltamamak
- Kumar oynamaya dair yoğun düşünceler (sürekli yeni kuponlar kurgulamak gibi)
- Maddi sıkıntılara rağmen kumar oynamaya devam etmek
- Kumar nedeniyle aile içi tartışmalar yaşamak
- Kaybettiği parayı geri kazanmak için daha çok ve sık oynamak
- Kumarla ilgili davranışları gizlemek, yalan söylemek
- Uykusuzluk, iştah değişimleri, sosyal çekilme
Bir başka çarpıcı örnek: Emekli bir öğretmen, emeklilik maaşını düzenli olarak sanal slot makinelerine yatırıyordu. En sonunda banka hesapları kapandı, oğlu fark edince psikolojik destek almasına vesile oldu.
Tedavi Yolları
Kumar bağımlılığı tedavi edilebilir. Ancak bu süreç sabır ve kararlılık gerektirir. İlk adım, bağımlılığın varlığını kabul etmektir. Birçok kişi “istediğim zaman bırakırım” diyerek kendini kandırır. Oysa bırakmak çoğu zaman profesyonel yardım olmadan mümkün değildir.
1. Bilişsel Davranışçı Terapi (BDT):
Kumar bağımlılığında en etkili yöntemlerden biridir. Danışan, kumarla ilgili çarpıtılmış düşüncelerini fark eder ve bunları daha sağlıklı alternatiflerle değiştirir. Örneğin “kaybettim ama bu sefer kazanacağım” düşüncesi yerini, “bu oyunun doğasında kaybetmek var” düşüncesine bırakır.
2. Aile ve Grup Terapileri:
Bağımlılık sadece kişiyi değil, ailesini de etkiler. Aile içi güvenin yeniden inşa edilmesi, destekleyici bir çevre oluşturulması süreci kolaylaştırır. Grup terapileri ise kişiye yalnız olmadığını hissettirir.
3. İlaç Tedavisi:
Depresyon veya kaygı gibi eşlik eden psikiyatrik bozukluklar varsa, doktor kontrolünde ilaç tedavisi uygulanabilir.
4. Destek Grupları (Gamblers Anonymous):
Türkiye’de henüz yaygın olmasa da kumar bağımlılarına yönelik destek grupları, bağımlılıkla başa çıkmada önemli bir kaynak olabilir.
Sonuç
Kumar bağımlılığı, çoğu zaman fark edilmeden ilerleyen ve kişinin hayatını derinden etkileyen bir problemdir. Ancak imkânsız değildir. Yeter ki kişi yardım istemeye cesaret etsin. Çünkü bağımlılık bir zayıflık değil, bir hastalıktır. Tedavi ise mümkündür.
Eğer siz ya da bir yakınınız bu belirtileri gösteriyorsa, bir uzmana danışmaktan çekinmeyin. Unutmayın, küçük bir adım bazen büyük bir dönüşümün başlangıcı olabilir.